Bakü-Azerbaycan son 10 yıldır öyle hızlı mesafe alıyor ki her geldiğimde tanımakta zorlanıyor; medya olarak kardeş ülkedeki büyük gelişmeleri daha yakından takip etmediğimiz için hayıflanıyorum.
Son kez Cumhurbaşkanı Gül’ün ziyareti vesilesiyle geldiğim Azerbaycan’a bu kez Davos toplantısına katılmak için geldim. Davos İsviçre’de değil mi, dediğinizi duyar gibiyim. Doğru, Dünya Ekonomi Forumu’nun düzenlediği meşhur Davos toplantısının esas adresi İsviçre. Ancak ilk kez Azerbaycan’ın daveti üzerine Davos toplantısı Bakü’de. Konu; ‘Kafkaslar ve Orta Asya’nın geleceği’. Toplantı vesilesiyle Avrupa’dan, ABD’den, Çin’den, Rusya’dan ve tabii Türkiye’den birçok siyasetçi, akademisyen, işadamı ve gazeteci 2 gün boyunca, başta enerji olmak üzere Hazar bölgesinin sunduğu fırsatları ve çözüm bekleyen sorunları tartıştı.
Ekonomiyle ilgili rakamlara yansıyan başarının da net olarak ortaya koyduğu başarı karşısında Avrupalı bir katılımcının espriyle karışık şu sözleri anlamlıydı: “Avrupa Birliği’nin gelecekte ayakta kalıp kalamayacağından emin değilim ancak Azerbaycan’ın ekonomik dinamizminin dünyayı etkilemeye devam edeceğine kuşkum yok.” Uluslararası bütün derecelendirme kuruluşlarının notunu yükselttiği Azerbaycan ekonomisinin kaydettiği mesafeyi, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in açış konuşmasında paylaştığı rakamlar da teyit ediyor:
“1993’te işgal ve iç savaşla kaosun içindeki Azerbaycan’ın gayrisafi milli hasılası, son 10 yılda 3 kat arttı. Dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerindeniz. İşsizlik yüzde 5,2. Enflasyon yüzde 1. Fakirlik oranı yüzde 49’dan yüzde 6’ya geriledi. Dünya Ekonomik Forumu’nun rekabet indeksine göre Azerbaycan 46’ncı sırada. Dünyaya çıkışı olmayan bir ülke olan Azerbaycan, şimdi 7 tane petrol ve doğalgaz boru hattına sahip.”
1990’larda çok sıkıntılı bir süreçten geçtiği günlerde Türkiye’nin devlet ve sivil toplumuyla yardımına koştuğu Azerbaycan, elde ettiği ekonomik başarının meyvelerini kardeşi Türkiye ile paylaşma noktasında da çok cömert. 2012’de dış ticarette birinci ülke olmuş Türkiye. İki başkent arasında her gün 7-8 uçak seferi var. Geniş bir medya grubuna Bakü’de ev sahipliği yapan Azerbaycan’daki bu başarının arkasındaki petrol ve doğalgaz zenginliğini idare eden Socar’ın önümüzdeki 10 yıl için Türkiye’ye yapmaya karar verdiği yatırım miktarı, 17 milyar dolar. Türk medyasının karşısına birlikte çıkan Enerji Bakanı Taner Yıldız ile SOCAR Başkanı Revnak Abdullayev arasındaki samimi ilişki de düşman çatlatır türdendi. PETKİM’i satın alan firma, Aliağa’ya yeni bir rafineri ve liman inşa ediyor. Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattını, Bakü-Erzurum doğalgaz hattını her türlü engele rağmen başaran iki ülke, şimdi de Nabucco’yu hayata geçirecek 10 milyar dolarlık Tanap boru hattı için kolları sıvamış durumda.
Yıllık 40 milyar dolar cirosu olan Socar, sadece enerjiyle de ilgili değil. 45 milyon dolar harcayarak Türkiye’de okullar inşa eden Socar, Azerbaycan’daki Türk okullarını temsil eden Çağ Öğretim İşletmeleri ile Azerbaycan eğitiminin daha da gelişmesi amacıyla uluslararası eğitim merkezi kurmak için işbirliği yapmış durumda. Aynı zamanda 7 yıldır yapılan ve 45 ülkenin katıldığı Inepo Çevre Olimpiyatı’nın da sponsoru. Geçen hafta yapılan Inepo ödül töreninde Somalili öğrencinin meşhur Azeri türküsü ‘Eziz Dostum’u okuması herkesin dilinde.Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Davos’ta elde edilen başarılara dikkat çekmekle yetinmedi. Yüzde 100 bağımsızlıktan yana olduğunu söyleyip işgal problemini vurguladıktan sonra 2020 vizyonunu ortaya koyan plana dikkat çekti. En büyük hedef, petrol sermayesini insan sermayesine çevirmek ve ekonominin enerji dışı kısmını ikiye katlamak. Öncelik verilecek alanlar da belirlenmiş: Eğitim, bilişim, tarım, turizm. Son 10 yılın performansına bakılırsa bu hedeflere ulaşmak hiç zor görünmüyor.